Bu ülkede geçtiğimiz hafta bir akademisyen katledildi. 2 çocuk babası Doç. Dr. Sinan Ateş, Ankara’da suikasta uğradı. Kendisi Ülkü Ocaklarının Genel Başkanlığını da yapan oldu...
Bu ülkede geçtiğimiz hafta bir akademisyen katledildi. 2 çocuk babası Doç. Dr. Sinan Ateş, Ankara’da suikasta uğradı. Kendisi Ülkü Ocaklarının Genel Başkanlığını da yapan oldukça entelektüel ve geniş çevresi nedeniyle de ilerleyen yıllarda MHP’nin genel başkanı olabilecek potansiyelde bir isimdi…
Buraya kadar herkesin konuştuğunu, yazdığını okudunuz...Ben ise başka bir şey yazmak istiyorum. Nedir bu sessizlik ağabeyler!
Ülkenin en kaliteli üniversitelerinden Hacettepe’de Doçentlik yapan bir akademisyen öldürüldü. Neredesin üniversite yönetimi, neredesin Yök!
Ankara’nın göbeğinde bir akademisyen öldürüldü. Sokakta köpek ölse katili yakaladık diye televizyona çıkan İçişleri Bakanı, Adalet Bakanı neredesiniz!
Her olayın ardından katilleri ve arkasında ne varsa tek tek ortaya koyanlar, Ankara’nın göbeğinde öldürülen bir adamla ilgili derin bir sessizlik içindeler. Bu sessizliği arkasındaki korkuyu ve gerçekleri aslında herkes biliyor. Herkes kimin azmettirdiğini de kimin ortamı hazırladığını da kimin bu vatan evladını çocuklarından ayırdığını da biliyor. Ama susuyor.
Korku insana özgü bir duygu evet. Ancak ölümün olduğu yerde artık korkuya yer kalmıyor. Hani diyor ya şair: ‘’Ölüm bize ne uzak bize ne yakın ölüm-Ölümsüzlüğü tattık bize ne yapsın ölüm.’’
Son yıllarda gördüğüm en kalabalık cenazeydi Sinan Ateş’in cenazesi. Çocuklarıyla ve eşiyle (yazdığı ilk kitabı kendisine ithaf edecek kadar sevdiği Ayşe Ateş) 3 kez yan yana geldik cenaze boyunca. Baba deyişleri gitmiyor kulaklarımdan ve yüreğimden. Eşinin ağlarken kapıldığı hıçkırıklar benim boğazımda düğümleniyor. Çok cenazeye katılmışımdır ama bu kadar içten, bu kadar samimiyetle ağlayanların olduğu bir cenaze inanın olmadı. Bu bile Sinan Ateş’in ne kadar sevildiğini anlamanıza yeter!
Neden sustuklarını bildiklerimize son sözüm. Size karşı olan son sevgi ve saygı kırıntılarını da o gün cenazede öldürdünüz. Hatasıyla, eksiğiyle bir adamdı Sinan Ateş. Siz zannediyorsunuz ki öldürdüğünüz Sinan Ateş. Siz bizim hayallerimizi öldürdünüz, dünyamızı başımıza yıktınız. Artık kimsenin kimseye güvenmeyeceği yeni bir dünya yarattınız. Yarattığınız o yeni dünyada size Sinan Ateş’in çocuklarının ahı yeter. Vicdanınızla hesaplaşın. Asıl hesap ahirette. Orada sizi kurtaracak kimseyi de bulamayacaksınız!
Biz artık sizinle aynı dünyadan değiliz!
(05.01.2023)