Denizli, tekstilde binlerce yıllık geçmişe sahip. Şehrin tekstil merkezi olmasının en önemli nedeni, çok kaliteli pamuğun özellikle çürüksu (Pamukkale) ovasında yetişmesinden… Fakat binlerce yıllık pamuk üretim geleneği artık yok oluyor. Özellikle Pamukkale ovasında meyvecilik, pamuğun yerini alıyor.
Denizli Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici, hep ihmal edilen o soruna dikkat çekti. Gemici, “Kaliteli tekstil ürününün temel taşı Ege Pamuğu’dur. Ege Pamuğuna sahip çıkılmalı ve pamuk ithalatından vazgeçilerek pamuk üreticisi desteklenmeli, çiftçiye verilen prim artırılmalıdır. Kaliteli tekstil ürünü için ülkemizde yetişen kaliteli pamuk üretimi şarttır” dedi.
Ülkemiz tarımında stratejik ürünler arasında yer alan pamuk üretimi her geçen gün geriliyor. Denizli tekstili içinde önem arz eden pamuk üretiminin son durumunu Denizli Ziraat Odası Başkanı Hamdi Gemici ile konuştuk. Gemici, kaliteli tekstil ürünleri üretmek için, Denizli pamuğu büyük öneme sahip bu açıdan bakıldığında pamuk üreticilerinin desteklenmesi gerektiğini vurguladı.
PAMUK ÜRETİM ALANI DARILIYOR!
Denizli’de pamuk üretim alanının daraldığını belirten Gemici, “İlimiz çok eski zamanlardan beri kaliteli pamuk yetiştirilen bir bölge. Pamuk hasadı bitti ilimizde. Önceden 165 bin dekar alanda pamuk ekimi vardı. Şu an meyveciliğe dönen yerler olduğundan 2023 yılında 123 bin dekar pamuk ekim alanı var. Geçen yıl 58 bin ton pamuk üretimi gerçekleşmişti. Bu sene yaklaşık 120 bin ton civarında pamuk ekimi olduğunu tahmin ediyoruz. Aşırı sıcaklar ve biraz da hastalık bulaştığı için ortalama verimde düşüş var. Bu yılki üretim 55 bin tona düşebilir” diye konuştu.
Ege Pamuğu hak ettiği yere getirilmiyor!
“Denizli tekstilinin kalitesini, bölgemizde de üretilen kaliteli pamuğa borçlu olduğu da unutulmamalıdır” diyen Hamdi Gemici, “Bizim bölgemizde yetiştirilen ve Ege Pamuğu olarak tabir edilen pamuğun kalitesi Ege Üniversitesi tarafından tescillenmiştir. Denizli tekstilinin kalitesini, bölgemizde de üretilen kaliteli pamuğa borçlu olduğu da unutulmamalıdır. İthalatın önünün açılmasıyla, diğer bölgelerden gelen pamuk ve ithal pamukla bizim kaliteli pamuğumuz karıştırılarak üretim yapılmaya başladı. Yüzde yüz Ege Pamuğu ile üretime devam eden olduğunu düşünmüyorum. Çeşitli bahanelerle daha ucuza pamuk ithalatı cazip hale getirildi. Ege Pamuğu hak ettiği yere getirilmiyor. Oysaki Denizli Tekstilinin adını dünyada duyurmasının en önemli temel taşı Ege Pamuğu’nun kalitesinden kaynaklıdır” ifadelerini kullandı.
İthal pamuk sağlığı tehdit!
Hamdi Gemici ithal pamuğun sağlık açısından da olumsuz durumlara yol açtığını belirterek, “Ege Pamuğunun tohumu bizim kendi tohumumuzdur oysa ithal edilen pamuğun çoğu GDO’lu tohumdan elde edilmiştir. Bu yüzden Ege Pamuğunun kıymeti bilinmelidir. GDO’lu pamuklardan üretilen tekstil ürünleri insan vücudunda tahrişlere, deri kanserine sebep oluyor. Bu işin ticari boyutundaki daha fazla kazanç sağlamak, daha düşük maliyetle kazanç sağlama isteği nedeniyle ithal pamuk kullanılıyor” dedi.
Pamuk katma değeri yüksek bir üründür!
Pamuk ithal etmenin en az 2,5 milyar dolarlık zarar demek olduğunu vurgulayan Gemici, “Türk çiftçisi ihtiyaç olan pamuğun 3’te 1’ini üretebiliyor. Geriye kalanı ithal ediliyor. Çin, Amerika, Mısır, Yunanistan gibi birçok ülkeden ithal ediliyor. Halbuki bizim ülkemiz sınırlarında hangi bölgemizde olursa olsun üretilen pamuk, ithal edilen pamuktan üstündür. Pamuk stratejik bir üründür diye yıllardır söylüyoruz. Neden? Pamuk her kaleminde ayrı katma değer oluşturan bir ürün. Pamuk iş sağlayan, istihdam sağlayan, katma değer oluşturan bir ürün. Pamuk tarladan çıktı, çırçıra gitti katma değer oluşturdu, çekirdeği, kapçığı, küspesi, sıvı yağı kâr olarak kalıyor. Yani katma değeri yüksek olan bir ürün. Oysa ki ithal pamuk ise sadece lif mağlıç olarak satın alınıyor. Yıllık yaklaşık 2,5 milyar dolar pamuk ithalatına para öderken ayrıca, sıvıyağ ithalatına ve yem katkı maddelerine para ödüyoruz” açıklamasında bulundu.
Çiftçi zararına satış yapıyor!
Başkan Gemici çiftçinin zararını üretim yaptığına dikkat çekerek çiftçiye verilen desteğin artırılması talebini de dile getirerek şunları söyledi: “Pamuğun 1 kilosunun maliyeti 29 TL. Şu an serbest piyasada pamuğun kilosu 22 TL. Verilen prim ise kilo başına 1 lira 60 kuruş. Bu desteği, mazot, gübre desteğini de 22 liranın üzerine eklediğinde bile maliyet rakamlarının altında. Çiftçizarar ederek üretiyor yine zarar ederek satıyor. Çiftçi şuan 5 TL zararına satıyor. Bu üretim sürdürülemez. Kaliteli pamuk olmazsa kaliteli tekstil de olmaz”.
Ayşe Selçuk Kağ