Ülkemizde gerçekten son zamanların en çekişmeli, en zikzaklı en heyecanlı seçimini yaşadık.
Her açıdan ülkemiz için çalışan, projeler üreten, gece gündüz koşturan ter akıtan emek veren herkese teşekkür etmek isterim.
Hani meşhur bir sözümüz vardır. “GALİP SAYILIR BU YOLDA MAĞLUP.” Tüm partilerimize sorsak hepsi de biz kazandık diyecektir.
Siyaset öyle bir şeydir baktığın yere göre şekil değişir; ama kazanılan tek gerçek seçimlerin sağduyulu vatandaşlarımızın sayesinde neredeyse sıfır olaysız sakin bir şekilde geçmesidir.
Seçimler sonucunda her siyasi parti yönetim ve üst kurulları oturup kendilerini tartacaktır ki yapılması gereken budur.
Bu seçimler neticesinde gördüklerimi kaleme dökerek ve sizlerle paylaşacağım birkaç ana nokta olacaktır.
1- Seçimlerin bittiği sonuçlar açıklanması akabinde kazanan da kaybeden de hemen Belediye Başkanlığı seçiminden bahsetmeye, iktidar bu hızla büyük şehirler başta olmak üzere Belediyelerin çoğunluğunu alacağına, Muhalefet de elindeki büyükşehir belediyeleri koruyup daha çok şehirde kazanacaklarını ifade etmeye, dillendirmeye başladılar. Bence bu Türkiye’miz psikolojisine, ekonomisine, sanayisine zarar veren bir durum. “Leyleğin ömrü laklakla geçer.” derler. Ülkemizde her sene bir seçimle geçerse bu ülke ne zaman yatırıma, üretime ve pazarlamaya geçecek?
Artık siyasi irade; Muhtarlıktan Belediye seçimlerine, parlementodan Cumhurbaşkanlığı seçimlerine, Ticaret odalarından, sanayi odaları seçimlerine bir karar alıp bir sene içinde bitirmelidir.
Böylece yatırımcısından üretimcisine bürokratlardan, mülki amirlerine kadar herkes işine gücüne bakmalıdır.
Bugünkü teknoloji o kadar hızlı değişiyor ki biz birbirimizi yerken elin oğlu işi götürüyor.
2- Yurtdışında kendi ülkesinde oy kullanma hakkı dahi olmayan Arap ülke vatandaşlarının ve Avrupa’da yaşayıp Türkiye’deki yaşantıdan bihaber olan Türklerin de bizim ülkemiz insanın geleceğini etkileyecek bir seçimde oy kullanmasını kesinlikle kabul etmiyorum.