Ünlü işadamı Üzeyir Garih bir seminerinde;
“HAYAT, havaya attığımız 5 topla oynanan bir oyundur. Bu toplardan sadece bir tanesi lastiktir, diğer toplar ise camdandır.
Bu toplar; 1-işimizi,2-ailemizi,3-sağlığımızı,4-dostlarımızı ve 5-benliğimizi temsil etmektedir.
Bu 5 top içinde bir tek İŞİMİZ lastik toptur.
Onu düşürürsek zıplatabiliriz. Ancak diğer 4 top camdan yapıldığından, düşerse kırılırlar ve yerlerine konulamazlar.
Bunu fark etmeli ve hayatımızı bu dengeye göre kurmalıyız.
Oysa hepimiz O lastik topu tutabilmek uğruna, diğerlerini kırıp dökeriz.”
İnsanoğlu, yeryüzünde kalp kıran tek canlıdır. Öyle ki kalp kırmak, dönüşü olmayan bir yol gibidir ve aslında en büyük zararı; kalp kıran kişinin kendisi görür.
Herkesin bildiği bir hikaye:
Oldukça önyargılı ve devamlı kalp kıran bir çocuk vardır. Devamlı arkadaşlarını kaybetmesi üzerine çocuğun babası birgün oğluna “Her kırdığın kalp için buraya bir çivi çak” diyerek bir tahta verir.
Oğul, babasının dediğini yapar ve her kırdığı insan için tahtaya bir çivi çakar. Bir süre sonra bakar ki, tahta çivilerle dolmuştur. Tahtayı babasına gösterir ve babası “Şimdi ise kırmış olduğun insanların gönlünü al ve her kazandığın kalp için tahtadan bir çivi sök” der.
Geçen zaman içerisinde çocuk söyleneni yerine getirir ve çiviler tamamen söküldüğünde tahtayı göstermek üzere babasına götürür. Ancak tahta delik deşiktir ve tahtayı gören baba şöyle der;
“İnsan kalbi tahta gibidir oğlum. Kırdığın kalbi belki düzeltirsin, ancak izi her daim kalır”
Dostlarınızı çantada keklik sanmayın. Sıkıca sarılın onlara, tıpkı hayata sarıldığınız gibi. Çünkü onlarsız hayat anlamsızdır.
Hayatı çok hızlı koşmayın. Nereden geldiğinizi ve nereye gittiğinizi unutmayın. Hayatın bir yarış değil, her saniyesinin tadı çıkarılması gereken güzel bir yolculuk olduğunu aklınızdan çıkarmayın."
Camdan toplarınızın hep havada olması dileğiyle, kalın sağlıcakla...
Alıntı (11.04.2023)