Cumhuriyet Halk Partisi Denizli İl Başkanı Ali Osman Horzum, 31 Mart Yerel Seçimlerinin ardından Hizmet Gazetesi Haber Müdürü İbrahim Alayont’a özel açıklamalarda bulundu. CHP’deki kurultay sürecinden, 31 Mart Yerel Seçimlerine kadar merak edilenleri açık yüreklilikle yanıtladı. Başkan Horzum, “18 ilçeyi alacaktık. 3 ilçeyi hatalarımızdan kaybettik” diyerek özeleştiri yaptı.
“3 İLÇEYİ KENDİ HATALARIMIZDAN ALAMADIK….”
31 Mart Yerel Seçimleri öncesi CHP Genel Merkezi’ne rapor sunduklarını ifade eden Başkan Horzum, “İl Yönetim Kurulumuz ve ilçe başkanlarımızla bir toplantı yaptık ve bir rapor hazırladık. O raporda şunları yazmıştık; 14 ilçeyi kesin alıyoruz. 3 ilçeyi almak ihtimalimiz yüzde 50’nin üzerine ancak kesin değil. Denizli Büyükşehir Belediyesi’ni alıyoruz. Büyükşehir ile birlikte 17 bölgeyi alacağımızı raporda beyan ettik. ‘Hayal ediyor muydunuz?’ diye sorarsanız, biz gerçekten hayal ile başladık ve inandık. Özeleştiri yapmamız gerek; alamadığımız 4 ilçenin de 3’ünü kendi hatalarımızdan dolayı alamadık. Yoksa biz 19 ilçenin 18’ini alıyorduk. Bunu net bir şekilde söylemeliyim. Bizler 31 Mart öncesi 2.5 aylık süreçte bazı hataları yapmamış olsak 19 ilçenin 18’ini Cumhuriyet Halk Partili başkanlar yönetiyor oldurdu. Bunları kabul etmemiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
KURULTAY SÜRECİ; “KILIÇDAROĞLU’NUN ŞAHSINA KARŞI ÇIKMADIK”
CHP’deki Kurultay sürecinde yaşananları da anlatan Başkan Horzum, “Değişime inanmıştık. 14 ve 28 Mayıs’ta iki seçim atlattık. O dönemde parti içindeki yanlışlıkları net bir şekilde gördük. Biz şuna karşı çıktık; Sayın Kemal Kılıçdaroğlu 13 yıl hizmet etmiş, biz onun şahsına karşı çıkmadık. Yönetim şekline karşı çıktı. Merkeziyetçi bir yönetim anlayışı vardı. Denizli’nin adaylarının Ankara’da belirlenmesine karşı çıktık. Edirne’nin adayları Ankara’da belirlenmesin dedik. Denizli’nin özelliğini iyi ve kötüsünü Denizli İl Örgütü bilir. Acıpayam’ı Acıpayamlılar, Çal’ı Çallılar bilir. Sizler kalkıp Ankara’dan bu atamaları yaparsanız burada başarı sağlayamazsınız. Bu yüzden değişim dedik ve yola çıktık. Şunu da hatırlamakta fayda var. CHP Genel Başkanımız Özgür Özel, 19 ilçe ve Büyükşehir’in yetkisini bize devretti. Bizlerde burada Büyükşehir’in yetkisini elimizde tuttuk, 19 ilçenin yetkisini ise ilçe örgütlerine devrettik. Onlarla sürekli koordinasyon içinde olduk. Burada iki ilçemiz istisna. Merkezefendi İlçesinde tek adayımız vardı, diğeri de Pamukkale İlçesi. Bu ilçeler Genel Başkan Özgür Özel’in özellikle masasında tutuldu. Sayın Özel’in de gerekçesi şuydu; Büyükşehir’i alma iddianız var ise, nüfus ve seçmenin yüzde 70’i bu iki ilçede. Bu iki ilçeyi almadan Büyükşehir’i alma şansınız yok. Bu iki ilçeyi alırsanız Büyükşehir’i alabiliyorsunuz. Biz bu matematiği yaparak seçimlere hazırlandık” dedi.
“DENİZLİ’DE BİRLİĞİ YAKALADIK”
Denizli’nin seçim sürecinde adayları Ankara’ya onaya gitmeyen tek il olduğunu belirten Horzum, “Denizli’de il başkanlığının onayladığı listeler seçim kurullarına verildi. Sonrasında birlik ve bütünlüğü sağladık. Kimseyi dışarıda bırakmadık. Yönetim anlayışımızda da bu var. CHP’nin yapı taşına kim harç koyduysa, geride kalmadı. İlçe başkanlarımız, meclis üyelerimiz, il genel meclisi üyelerimiz, milletvekillerimiz, kadın kolları, gençlik kolları… Kısa ve net; Denizli’de birliği yakaladık. 2023 Eylül ayında İl Kongresine tek adayla gitmiştik ve aslında birliği orada yakaladık. Kurultay sürecinde de ilk fitili ateşledik. 14 delegemizle birlikte Sayın Özgür Özel’e imza verdik. Şunu da belirtmekte fayda var. Oradaki 14 kişinin imzası yoktu. 320 kişilik bir toplantı yaptık. Orada bir irade gösterdik. Kalbi CHP için, devlet için atan herkesin imzası vardı. Biz Sayın Özgür Özel’i Denizli’ye davet ettik ve attığımız adım Türkiye’de bir ilkti. Örgüt çapında oy birliğiyle alınan tek il halen biziz. Bizden sonra bazı illerde de tam delege verdiler ancak örgütsel anlamda mutabakat sağlayamadılar. Sonraki süreçte de sayın Özel biz verdiği sözlerin tamamına tuttu. Denizli İl Örgütü’nü yok saymayacağını net bir şekilde dile getirdi ve ne dediyse onu yaptı. Bunun sonucunda da başarı geldi. Yeterli mi? Bence değil. Esas sınavımız net bir şekilde söylüyorum; erken seçim. Olmaz ise 2028 Genel Seçimleri, gerçeği orada göreceğiz. Bu izlediğimiz bir fragmandı… Genel Başkanımız 2028 Genel Seçimlerinde birinci parti olamazsak kalın çizgilerle çiziyor, ‘istifa edelim.’ Genel Merkezin yaptırdığı anketlerde Türkiye’nin halen birinci partisiyiz. Bunun üzerine her geçen gün koyarak devam edeceğiz” diye konuştu.
CUMHURBAŞKANINA YANIT; “BİZ BU BORÇLARI ÖDERİZ”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın CHP’li belediyelerin borçlarıyla ilgili sözlerine de yanıt veren Horzum, “Şunu herkes bilsin, biz bu borçları öderiz. Biz yerel iktidar olsak da genel iktidar lideri Sayın Erdoğan… Yaptığı simit açıklaması da herkesin malumu… Hedefin de kim olduğunu tüm kamuoyu biliyor. Belediyelerin elini kolunu bağlamak üzere bir karar aldılar. SGK’nin tepemize çıkmaya çalıştığını, maliyenin tepemize çıkmaya çalıştığını görüyoruz. Herkeste canlı canlı olanları seyrediyor. Biz bu borçları öderiz. AK Parti Denizli’yi 2004 yılında kazanmıştı. 20 yıldır onların biriktirdikleri borçları biz ödemeye hazırız. Bizleri hizmetten geri bırakamayacaklar. Bizi borçlarla korkutmasınlar” ifadelerini kullandı.
“ELİ NASIRLI TEYZELERİMİ UNUTAMIYORUM”
‘Seçim döneminde en duygulandığınız anın sorulması üzerine gözleri dolan Başkan Horzum, “Seçim sürecinde duygu yoğunluğumuz çok fazlaydı. Özellikle ilçelerde çok duygulandım. Bu seçim sürecinde maestro görevimiz olsa da hemen hemen her ilçeye her mahalleye gittim. Orada gördüğüm manzaraları unutamam. Elleri nasırlı teyzelerim ağlayarak konuşuyordu. Sattıkları mahsullerden para kazanamadıklarını, aç sefil olduklarını söylüyorlardı. Gerçekten içimizi acıtan olaylar yaşadık. İnşallah teyzelerimiz bir daha elleri nasırlı, gözleri yaşlı karşımıza çıkmaz. Açıkça söylüyorum, çıkarsa da bu bizim ayıbımız olur. Bu ayıbı işlemeyeceğiz. O kadar çok şey var ki anlatmak bile beni çok etkiliyor. Bu seçimde elleri nasırlı teyzelerimin duruşu bizleri bu noktaya getirdi” diyerek yaşadıklarını anlattı.“
“İKTİDARI BİZ DEĞİL, HALK DEVİRDİ”
“Denizli’de 20 yıllık AK Parti iktidarını devirdik. Ben bunu söylemeye karşıyım” diyerek sözlerini sürdüren Başkan Horzum, “20 yıllık iktidarı biz değiştirmedik. Bunu biz yapmadık, halk yaptı. CHP’nin Denizli’deki gerçekçi oyu yüzde 33. Siz kalkıp Denizli Büyükşehir’de yüzde 49 alıyorsunuz. Burada ekstradan gelen yüzde 16-17’lik bir oy var. Bu oy bize emanet gelmiş olabilir. Bize kredi verilmiş olabilir. Bu ay AK Parti’den, MHP’den ya da diğer partililerden gelmiş olabilir. Bu saatten sonra bize düşen bu oyları kalıcı hale getirmektir. 20 yıl boyunca hiç gitmeyecekmiş mantığıyla belediye yönetmiş, savurganca tavırlar sergilemiş, yasayı hiçe saymış bir yerel yönetimden sonra göreve gelmek elbette çok zor” dedi.
“ÇAVUŞOĞLU EVİNE BİLE GİTMİYOR…”
Denizli’de görev yapan belediye başkanlarının çok zorluklar çektiğini kaydeden Horzum, “Hepsi de gecelerine gündüzlerine katıyorlar. Büyükşehir Belediye Başkanımız Bülent Nuri Çavuşoğlu’nu yakın tanıyorum, adam neredeyse evine gitmiyor. Diğer başkanlarımızda aynı şekilde çok sıkı çalışıyorlar. Kamuoyu da biliyor, Anayasa Mahkemesi’nin kararlarını tanımayan, anayasayı tanımayan, yasa hukuk tanımayan bir liderleri var. Yerelde de aynı şekilde AK Partili başkanlar bu tutum içerisinde, daha fazla bile diyebilirim. Denizli’de mahkeme kararlarını uymayan yerel yönetim bile vardı. Zor oldu mu? Diye soracak olursanız. Çok zor oldu. 20 yıllık AK Parti iktidarında; iktidarın nimetlerini kullanan, her türlü bakanlığın desteğini alan, devletin bütçesiyle seçim yapan bir iktidara karşı kendi bütçelerimizle, mütevazi bir bütçeyle seçim yarışına girmek bizleri zorladı. Zaman zaman bunların da emin olun ki sıkıntısını çektik. İnancımız, halkımızın bize olan inancı bizlere verdikleri destek, moral ve motivasyonla buralara geldik. Denizli İl Örgütü’ne bu noktada çok teşekkür ediyorum. Seçim sürecinde Kuvâ-yi Milliye ruhuyla, Kurtuluş Savaşı ruhuyla çalıştık. Denizli’de bir olduk ve böyle hareket ettik. Kimse Kürt, Türk, Alevi, Sünni, Çerkez, Laz, köylüsü, şehirlisi, cahili, cühelasıyla, okumuşuyla birlikte olduk. Birliğin sonucunda da başarı doğdu ama bunu zafer diye taçlandırmak yanlış olur. Aldığımız belediyelerde başarılı olursak, genel iktidara sahip olur, Türkiye’nin aydınlık günleri için çalışmaya başlarsak o zaman zafer kazanmış olacağız. Şu an sadece başarı elde ettik. Bu başarının çıtasını yükseltmeyi hedefliyoruz” diye konuştu.
“ZAFER SARHOŞLUĞU YOK…”
31 Mart Yerel Seçimlerinin ardından Zafer Sarhoşluğu yaşayıp yaşamadıklarının sorulması üzerine Horzum, “Birçok belediye başkanımız, yeni belediye başkanlarımız var. Bunların içinde gençlerimiz var. Bunların içinde bir il başkanı olarak, 1989 yılından bu yana bu partinin içerisinde faaliyet gösteren bir il başkanı olarak beklentim farklıydı. Beklentim neydi? Bazı belediye başkanlarımızın, bazı meclis üyelerimizin, bazı seçilen arkadaşlarımızın gerçekten bir dönem ilk kazandıktan sonra ayağının yerden kesilmesi… Zafer sarhoşluğuna kapılması… ‘Ben kazandım’ beklentilerim vardı. Bu konuda önlemler de aldık ancak benim beklentilerimi boşa çıkaran bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum. O konuda emin olun beklediğim derecede bir sıkıntı hiçbiri için yaşanmadı. Hiçbir ilçede bunu görmedim. Bütün ilçe başkanlarım gerek vatandaşa karşı gerek örgüte karşı olan saygısını hiçbir zaman esirgemedi. Zaten biz kazandık, beraber kazandık. Biz de sıkıntılar yaşıyoruz. Bazı ilçelerimizde sıkıntılar var. Örgütsel anlamda, belediyesel anlamda sıkıntılar muhakkak oluyor. Elbette bu sıkıntılar olacak. Nihayetinde bunun malzemesi insan ve yaşayan bir hücreyiz. Elbette ki aksaklıklar olacak ama ne yapıyoruz? Kafamızı kuma asla gömmüyoruz. Nerede bir sorun varsa, o sorunun olduğu dakikada orada oluyoruz ve o sorunu çözüyoruz. Karşılıklı münakaşa yapıyoruz, karşılıklı oturup konuşuyoruz. Odadan el ele kol kola çıkmasını biliyoruz” diyerek konuya açıklık getirdi.
“O SÖZÜ VERENLERDENİM, DENİZLİSPOR’UN TAKİPÇİSİYİZ”
31 Mart Yerel Seçimleri öncesi CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu ile birlikte miting alanında Denizlispor atkısı açan Başkan Horzum, ‘Denizlispor eski günlerine geri dönecek’ sözünün muhataplarından olduğunu söyledi. Başkan Horzum, “Denizlispor’a bugüne kadar verilen paraların hesabı sorulmadığı için kulüp bu halde. Hesaplar ortada, kağıt yok, kürek yok. Denetim mekanizması yok. Sistem zaten yok. Denizlispor’a transfer edildiği söylenen ve milyon dolarlar ödenen üç futbolcunun Türkiye’ye girişi yok. Biz bunlara karşıyız. Halkın parasını yolda, sokakta bulmadık. Sokağa da öyle saçmayacağız. Şu anda gözlem dönemindeyiz. Sadece gözlem dönemi dersek te Sayın Bülent Nuri Çavuşoğlu'na haksız etmiş oluruz. Başkan Çavuşoğlu önceki dönemde başkanlık yapmış bütün arkadaşlarla da toplantılar yaptı. Farklı ülkelerde şehir takımlarının yapılarıyla da çalışmalar yapıyorlar. Bir formül elbette bulunacak. Ki biz bu konuda Sayın Özgür Özel'in geldiğinde söz verdiğimizde bende vardım. O sözü verenlerden biri benim. Takipçisi olacağız ama elimizde de Hz. Musa'nın sihri ve asası yok. Ha deyince düzeltecek bir durumuz yok. Kimsede bu konuda kusura bakmasın. O yüzden de biraz sabır diyoruz. Ama şundan emin olsunlar. Bu halkın bir kuruşu dahi ne Denizlispor’a ne de başkasına heba edilecek” dedi.
“2029’DA SÜPER LİG’DE OLURUZ”
“2029 yılının Mayıs ayında Denizlispor’u nerede görüyorsunuz’ sorusuna da iddialı bir cevap beren Başkan Horzum, “ Süper Lig’de olacağız. Denizlispor eski günlerine kavuşacak. Buda bizim dönemimizde olur. Ama önce affedersiniz Denizlispor’un parasını, halkın parasını yiyenlerin burnundan fitil fitil bir getirmek lazım. Önce bunun hesabını sormak lazım. Bakın sabık bir dönem yaratmazsanız, bunların hesabını sormazsanız, yarın oraya koyacağınız ya da oraya delegelerin koyduğu gelen adam da aynısını yapar, cebine doldurur. Biz bu sisteme karşıyız. Herkes yaptığını hesabını verecek” ifadelerini kullandı.
“VESPA’YA 5 MİLYON TL TEKLİF GELDİ…”
31 Mart Yerel Seçimleri’nin simgelerinden olan ‘kırmızı Vespa’ ile ilgili de ilginç ifadeler kullanan Horzum, “ Açıkça söylüyorum. İstanbul’dan aradılar. 5 milyon TL gibi çok büyük bir para teklif ettiler. Arayan iş insanı için aracı olan arkadaşım teklifi yapan arkadaşının motoru firmasının girişine koyacağını söyledi. Bende ‘O adam geri zekalı mı? 400 bin liraya bayide sıfırını veriyorlar’ dedim. Megafon açıkmış. Adam arkadan bana bağırarak, ‘Başkanım ben motora değil. O motorun hikayesine para veriyorum’ dedi. Bana çok büyük bir ders verdi. Sağ olduğum sürece motoru satmayacağım. Para karşılığı hiç satmam. Mümkün değil, satılacak 4 tane daha motorum var, onları satarım. Çünkü bu hediye desen değil, yadigar. Sayın Özgür Özel’den hikayesi olan bir yadigar. Her gün kullanıyorum. İl başkanlığına gelirken, arada işlerim olduğunda kırmızı Vespa’yı kullanıyorum. Bu sene bineceğim. Ama seneye binmekten vazgeçebilir miyim? Bilmiyorum. Vazgeçersem de emin olun fanusun içerisinde duracak ve torunlarıma kadar bırakmayı düşünüyorum. Onu parasal bir değeri henüz Dünya'da icat edilmedi. Yani parasal bir karşılığı yok. Onu satın alacak bir para basılmadı” dedi.
“BASININ ÖZGÜRLEŞMESİNDEN YANAYIM”
Basının özgürleşmesinden yana olduğunu da sözlerine ekleyen Horzum, “Basının gerçekten lehimize veya aleyhimize hakaret içermeden her türlü şeyi yüzümüze çarparcasına yazması taraftarıyım. Gerek oda başkanlığım, gerekse ilçe başkanlığım gerekse de il başkanlığım döneminde söylediğim cümleyi aynen söylüyorum. Her türlü konudan her türlü soruyu sorabilirsiniz. Biliyorsam anlatırım. Bilmiyorsan bilmiyorum derim” diyerek açık konuştu.
“ODA BAŞKANLIĞI BENİM HAYALİMDİ”
Siyasette gelecek hayallerinin sorulması üzerine de ilginç bir çıkış yapan Başkan Horzum, “Şunu net bir şekilde söyleyeyim. Denizli Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanlığı benim hayalimdi. Mesleğe girdiğim ilk günden itibaren gerçekten benim kurduğum ve o yönde çalıştığım bir hayaldi. Oraya ben aday oldum. O dönem 20 yıllık oda başkanının karşısına bağımsız çıktım ve kazandım. Bu benim gerçekten çok istediğim bir şeydi. Hayallerimde olan bir şeydi. Aday olduğum, bile isteye aday olduğum bir mevkiiydi, makamdı. İlçe başkanlığı ve il başkanlığı ise farklı. Hayat bizi buralara getirdi. Sonrası için ne olur bilmiyorum” diyerek siyasete devam edeceğinin mesajını verdi.
“BİZ DÜŞMAN DEĞİLİZ, SADECE SİYASİ RAKİBİZ”
AK Parti Denizli İl Başkanı Yücel Güngör ile olan ilişkisinin sorulmasına üzerine Horzum, “Genel Başkanımız Özgür Özel, bize bu fikrini açıkladığında 81 il başkanımızla buna destek olduk. Karşılıklı ziyaretler gerçekleştirdik. Bu görüşmeler sürekli yapılmalı. Yücel Güngör genel iktidarın temsilcisi bir il başkanı. Denizli’nin menfaatine, Denizli halkının çıkarına olarak her olayda beraber olsak, otursak ve istişare yapsak burada kazanan Denizli olur. AK Parti’ye ziyarette gittiğimde bana ağır laflar edildi. Aynı şekilde Yücel Beyde partililerce çarmıha geldi. Her ikimize de sosyal medyadan tepkiler geldi. Biz bunu yapmaktan geriye kalmadık. Sen nasıl kabul edersin CHP'yi? Sen nasıl gidersin CHP'ye? Ama bizim burada bir duruş göstermemiz lazım. Siyasetin Türkiye'de normalleşmesi, insanların birbirleriyle görüş alışverişinde bulunması gerekiyor. Biz bu koltuklarda emanetçiyiz. Bugün ben oturuyorum, yarın Ali oturur, Veli oturur, Ayşe oturur, Yücel Bey de aynı şekilde. Bizden sonrada Denizli’de bu tabloların olması en büyük isteklerimden birisidir. Denizde yaşıyoruz biz ya, düşman değiliz birbirimize. Siyasi rakibiz sadece” şeklinde konuştu.
“20 YILLIK BİR ENKAZLA UĞRAŞIYORUZ”
Denizlili hemşehlerine de mesaj gönderen Başkan Horzum, “Denizliler bize güvendiler, bize inandılar, bize destek oldular. Şunu bilsinler ki bu güvenleri, bu inançları hiçbir zaman boşa çıkmayacak. Bazı şeylerde acele eden arkadaşlarımız var, tabanımız var. Ama 20 yıllık bir enkazla uğraşıyoruz. Enkaz edebiyatı yapmak değil. Gerçekten kökleşmiş bazı şeylere silip atmak bizi de zorluyor. Ama bunları silip atacağız. Denizli Büyükşehir Belediye Başkanımız Bülent Nuri Çavuşoğlu; ‘Belediyenin içinden geçmişler’ diyor ya, gerçekten de belediyenin içinden geçmişler. Denizli'nin istediği şekilde, Denizli'nin özgür bir şekilde ve inşallah mültecilerden de kurtararak Denizli'yi yaşanır, sokaklarını güvenli bir hale getireceğiz. Denizli olumsuz bir çok noktada birinci sırada yer alıyor. Kötü olaylarda başı çekiyoruz. Biz Denizli'yi bundan kurtaracağız. Denizli'yi güvenli bir şehir yapacağız” ifadelerini kullandı.
